Halka olduk Oğuz Kaan çevresinde toplandık
Ergenekon da körükle demir dağları yardık
Cengiz Han’ım buyruk verdi Çin’e dört nala daldık
Çin seddi de ne olmuş ki biz dağları aşardık
Atilla’ydı başımızda kuşakları kuşandık
Altay’lardan kalkıp ta Alplere dek uzandık
Alparslanın yanındaydık Malazgirt önlerinde
Saliplere diz vururduk hilallerin önünde
Haçlılar tam iki kez Kosavaya geldiler
Selamlayıp Murad Han’ı izlerinde döndüler
Yıldırımla vuruldular bir kez de Niğbolu’da
Kaçamadı erir oldu, öldü gitti sağ olanda
Bizansın muhteşem surları diz çöktü önümde
Fatih Sultan Mehmet Han daha ilk seferinde
Yavuz Sultan Selim Han ki; çok büyüktü ülküsü
Ridaniye, Mercidabık, Çaldıran’da türküsü
Ölüm neydi hastalık neydi ki savaşmak varken
Süleyman Han peşinde biz Mohaç’a uçarken
Çarpılmışa döndü Preveze Andre Doria
Hayrettin Paşa’yla vuruşmak kar olurmu ya?
Plevne de Osman Paşam, sıyırdık kılıçları
Yaptığı huruçlarla yıprattı düşmanları
Nene Hatun’um vardı Erzurum tabyalarında
Atom gibi patlıyorduk Moskof alaylarında
Polikarya ya İnönü de bastım şaması gitti
İnönünün arkasından Sakarya takip etti
Tabutlar, o ampüller kıyaslanırsa eğer
Gider gider de sonu Türkistan’a dek erer
Durma bre koçyiğitim selam geliyor sana
Gözbebeğim, Kürşad Bey’im yol gösteriyor sana
Bre kızıl kurşunlar mıymış engel bana şaşarım
Mal mülk yok ki gözümde şehitliğe koşarım
MUHİTTİN YILMAZ
Bir yanıt yazın